top of page

Bu haber bloğu
İstanbul Gelişim Üniversitesi
"Medya ve İletişim" öğrencileri tarafından yürütülmektedir.

MEDYA VE İLETİŞİM BÖLÜMÜ TİYATRODA

İstanbul Gelişim Üniversitesi, Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Medya ve İletişim Bölümü aralarında akademik kadro ve öğrencilerin de bulunduğu geniş bir katılımla tiyatro oyununa gitti.

ÇİNGENE KIZ YUVASINA DÖNDÜ


Gaziantep'ten 1960'lı yıllarda yurt dışına kaçırıldıktan sonra ABD'nin Şikago eyaletindeki Bowling Green Devlet Üniversitesi zemininde sergilenen ve uzun uğraşlar sonrasında kaçırıldığı evine geri getirilen Çingene Kız mozaiğinin parçaları, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy'un katıldığı törenle ziyarete açıldı.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çingene Kızı mozaiğinin ABD'den Gaziantep'e getirilen 12 parçasının ziyarete açılması nedeniyle Zeugma Mozaik Müzesi'nde düzenlenen törende, Zeugma Antik Kenti'nin 1998 yılında keşfedildiği günden bu yana, ikinci yüzyıl ile bugünün dünyası arasında bir kültür köprüsü olduğunu söyledi. Bugün gerçek bir markaya dönüşen Çingene Kızı mozaiğinin, mitolojideki Ana tanrıça Gaia'ya, Büyük İskender veya başka bir kişiye ait olabileceğini ifade eden Ersoy, şunları kaydetti: “Bilimsel verilerin dışında bu portre ile ilgili kesin olan bir şey varsa o da belleklerimize kültür tarihimizin bir parçası olarak kazınmış olmasıdır. Kültürel mirası bir materyal olmanın ötesine taşıyan da bu aidiyet duygusu. Bu sebeple kültürel miras aynı duyguları paylaşmayı sağlayan güçlü bir bağlılıktır." Bakan Ersoy, tüm dünyaya, insanlığın ortak kültürel mirası olan eserlerin ait oldukları yerde korunması ve gelecek nesillere aktarılması noktasında hassasiyet göstermeleri için bir kez daha çağrıda bulunarak, "Kaçırılan eserlerin ait oldukları topraklara dönmesine izin vererek kazanmak ilkesini herkesin benimsemesi en içten temennimiz. Her eser kendi vatanında, ait olduğu yerde güzel, orada anlamlı. Bu bizim kültürel varlıkların özüne olan saygımız yaklaşım felsefemiz" diye konuştu.

ABD'nin Ankara Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Jeffrey Hovenier de böylesine önemli bir törende olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek, Atatürk'ün, "Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli kültürdür." sözünü anımsattı. Türkiye'nin, dünyanın en önemli hazinelerinden bazılarına ev sahipliği yaptığını ifade eden Hovenier, "Bu muhteşem yerlerden eski uygarlıklar bizlere yeniden seslenmektedir. Bugün Türkiye'nin olağanüstü mirasının bir parçası olan Roma dönemi Çingene Kızı mozaiğine 'Evine hoşgeldin' demekten çok memnunuz" dedi.

ÇİNGENE KIZIN HİKAYESİ


Nizip ilçesine 10 kilometre mesafede olan Belkıs Mahallesi yakınlarındaki Fırat Nehri kıyısında, milattan önce 2. ve 3. yüzyıllara tarihlenen muhteşem mozaiklerle süslenmiş Roma evlerini bünyesinde barındıran Zeugma Antik Kenti’nden çıkarılan Çingene Kızı mozaikleri, görüntüsü gibi hikayesiyle de etkiliyor. Çingene Kızı mozaiği 1998 yılındaki kurtarma kazıları sırasında, bir vatandaşın gösterdiği Kelekağzı bölgesinde açılan yaklaşık 15 metrekarelik tahrip edilmiş mozaiğin üzerindeki kırık bir sütunun kaldırılmasıyla tesadüfen bulundu. Bir villanın yemek odası zeminindeki, birçok bölümü tahrip edilmiş olan mozaiğin asıl bölümü ise üzerinde bulunan sütun nedeniyle kaçakçılar tarafından fark edilememişti. Kulağındaki küpeler, iri gözleri ve başındaki bağ nedeniyle “Çingene Kızı” olarak adlandırılan mozaiğin, kaçak kazılar sırasında parçalanan parçalarının ise yasa dışı yollarla yurt dışına kaçırıldığı ortaya çıktı. Dr. Stephanie Hooper tarafından 2012 yılında yapılan araştırmada, Çingene Kızı'nın kardeşi olarak bilinen Belkıs mozaiğinin de aralarında bulunduğu toplam 12 parçanın ABD’nin Bowling Green State Üniversitesi'nde dekorasyon amaçlı sergilendiği tespit edildi.


Editör: Ayşenur Yılmaz

5 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page