top of page

Bu haber bloğu
İstanbul Gelişim Üniversitesi
"Medya ve İletişim" öğrencileri tarafından yürütülmektedir.

MEDYA VE İLETİŞİM BÖLÜMÜ TİYATRODA

İstanbul Gelişim Üniversitesi, Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Medya ve İletişim Bölümü aralarında akademik kadro ve öğrencilerin de bulunduğu geniş bir katılımla tiyatro oyununa gitti.

MONA LİSA TABLOSUNUN GİZEMİ


Leonardo da Vinci'nin meşhur eseri Mona Lisa ile alakalı sürekli bir çalışma yapılıyor. Yapılan son çalışmada Mona Lisa'nın gözlerinin bizi takip etmediği ortaya çıktı. Mona Lisa Etkisi, tablonun bulunduğu odada nerede durursanız durun tablonun size bakıyormuş gibi görünmesine verilen isim. Yeni bir bilimsel araştırma, bu etkinin kaynağını açıklıyor. Bununla beraber bu etkinin isminin de değişmesi gerekiyor çünkü Mona Lisa, araştırmaya göre Mona Lisa Etkisi yaratan bir eser değil. Deneyde iki bilim insanı, 24 katılımcıya bilgisayardan Mona Lisa tablosunu göstererek resmin nereye baktığını söylemelerini istedi. Deneyde katılımcılar resme çeşitli açılardan ve mesafelerden bakarak karar verdiler. Sonuç olarak Almanya’daki Bielefeld Üniversitesi'nde çalışan araştırmacılar, bu sanat şaheserinin olması gerektiği gibi tam karşıya değil, 15.4 derecelik bir açıyla baktığını keşfettiler.

Tabloda oturmuş ve ellerini birbirine bağlamış bir kadın tasvir edilmektedir. Ancak bu alelade bir portre değil elbette. Leo’nun resmettiği kadın aslında bir piramiti oluşturuyor. Kadının ellerinin kıvrımı aslında piramitin köşesiymiş. Tablodaki ışık yansımalarına bakıldığında, alt zeminde geometrik bir çizimin olduğu da anlaşılıyor aslında. O dönemde oturmuş bir kadın portresi yaygın olmadığı için hemen dikkat çeken tabloda çok fazla detay var. Örneğin; kadının kaşlarının olmaması, yüzündeki ifade, ellerini tutuş şekli vs.


MONA LİSA’NIN YÜZÜNDEKİ İFADE

Tabloya şöyle bir dikkatlice baktığınızda, bu kadın gülüyor mu, üzgün mü, mutlu mu, mutsuz mu bir türlü kestiremiyorsunuz. Üzülmeyin sorun sizde değil, sorun Mona Lisa’nın ifadesiz bir kadın oluşunda. Zaten bu bilgi bilimsel araştırmalarla da doğrulanmış. Buna göre Mona Lisa; %83 mutlu, %6 korku içerisinde, %9 tiksinti duyuyor, %1 ise öfkeli. Amsterdam ve Illinois Üniversiteleri tarafından, bilgisayarda duyuları tanımlama programı kullanarak hazırlanan çalışmaya göre Mona Lisa ifadesiz bir kadın. Çünkü verilen oranlarda kadın acı mı çekiyor yoksa gülümsüyor mu kesin olarak anlaşılmıyor. Bazı sanat tarihçileri ise tablonun yapım aşamasında, kadının çok fazla sıkıldığını, bunun da yüzüne yansıdığını tahmin ediyor.


ALTIN ORAN

Altın oran; sanatta, matematikte ve tüm kainatta kullanılan, bir bütünün parçaları arasında oluşan, geometrik ve sayısal oran bağıntısıdır. Kainatta her şeyde kullanılabilen bu oranın ilk olarak Eski Mısırlılar tarafından keşfedildiğine inanılıyor. Mona Lisa ise altın oran kullanılarak yapılan ilk tablodur. Rönesans yıllarında yapılan bu eserde, o zamana kadar hiç görülmeyen detaylar vardı. Örneğin tablonun hiçbir yerinde herhangi bir fırça darbesine rastlanmıyor. Altın oran kullanılarak yapılması ise en dikkat çekici yanı oldu. Tablonun boyutları altın oranı düşündüren ilk ayrıntıydı.

Kadının yüzünden yan tarafa doğru bir dikdörtgen çizildiğinde, ortaya altın oran ölçüleri çıkıyor. Bu dikdörtgen göz hizasında çizilip, bir çizgiyle ikiye ayrıldığında da altın orana ulaşılıyor. Leonardo da Vinci, eserlerinin birçoğunda altın oranı kullanmıştı. O dönemde altın oranın Latincesini (Phi) kullanan ilk kişi de yine Leonardo olmuştur. Altın oran yani phi(fi) kullanılarak, birçok sanat eserinin kusursuz orantıda olması sağlanmıştır.


Editör: Ayşenur Yılmaz

15 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page